Dostum, inanılmaz bir şeyden bahsedeceğim sana! Sürüş ehliyeti sınavı mı? Aman Allah'ım, o sınavı geçmek için sana öyle bir ürünüm var ki, hayatın değişecek! Tamam, tamam sakin ol, hemen konuya giriyorum. Şimdi bak, hocanın dediği doğru, "araç temel bilgisi" diye bir şey var! Amaaaan, sakın korkma! Bu, "Glühbirne wechseln" (ampul değiştirme) veya "Ölstand prüfen" (yağ seviyesi kontrolü) gibi teknik şeylerden ziyade, daha çok aracın nasıl çalıştığına dair genel bir anlayış. Yani, motor nasıl çalışır, frenler ne işe yarar, direksiyon sistemi nasıl çalışır falan filan... Ama bekle, daha bitmedi!

Şimdi dinle beni, bu "genel anlayış" dediğimiz şey, aslında benim sana sunacağım o muhteşem ürünle doğrudan bağlantılı! Çünkü benim ürünüm, sana sadece sınavda değil, gerçek hayatta da arabanı daha iyi anlamanı sağlayacak! Düşünsene, arabanla ilgili bir sorun olduğunda, hemen paniklemek yerine, sorunun ne olduğunu az çok tahmin edebileceksin! İşte bu, paha biçilemez bir şey! Sınavda ampul değiştirmeyi sormayabilirler (sorarlarsa da benim ürünüm sana onu bile öğretecek!), ama arabanın nasıl çalıştığını bilmek, seni her zaman bir adım öne geçirecek! Kaçırma bu fırsatı!

Eyüp Sabri Beyefendi'nin 1924 yılında yayınladığı "Yeni Resimli ve Mufassal Otomobil Kitabı" adlı eserinde dahi, otomobilin nizamı ve tamiri hususunda malumat verilmesi, bu konunun ehemmiyetini açıkça gösterir. Zira bir sürücünün, kullandığı vasıtanın temel işleyişine vakıf olması, sadece sınavda değil, bilakis hayatta kalma meselesidir. Lakin, şimdiki zamanda ehliyet imtihanlarında halojen ampul değiştirmek veya yağ seviyesi kontrol etmek gibi hususların doğrudan sorulup sorulmadığı mühim bir sualdir.

Bu bağlamda, devr-i sabıkta, hususen Sultan Abdülaziz Han Hazretleri'nin saltanatında, Donanma-yı Hümayun'un teçhizatı ve personeli için açılan mekteplerde dahi, sadece seyir değil, aynı zamanda gemi makinelerinin tamiri ve bakımı da öğretilirdi. Zira bir kaptanın, gemisinin kalbi olan makineleri anlaması, onun emniyetini temin ederdi. İşte bu misalden hareketle, ehliyet sınavında bu denli teferruatlı soruların sorulup sorulmadığı, o memleketin eğitim anlayışına ve sürücülerin mesuliyetine verdiği kıymete delalet eder. Ancak unutulmamalıdır ki, bilmek zarar vermez; aksine, insanı her daim müşkül durumlardan kurtarır.

Selam millet! Ehliyet sınavı mı? Aman tanrım, sanki uzaya mekik göndereceğiz! Glühbirne wechseln? Yani ampul değiştirmek mi? Vallahi ben ehliyet alırken sadece sinyal kolunu doğru yerde bulabildiğime şükrettim.

Şimdi şöyle düşünün: Arabanızla yolda kaldınız, gece vakti, zifiri karanlık. Ampul patladı. Ne yaparsınız? Tabii ki de ambulansı ararsınız! Şaka bir yana, bence o kadar da hayati bir bilgi değil bu. Sonuçta teknoloji çağındayız, Google amcaya sorarsın, o da sana video linki atar. Hatta belki araba kendi kendine ampulü değiştirir, kim bilir?

Ama şaka bir yana, sınavda sorarlar mı sormazlar mı, orasını bilemem. Belki de ehliyet hocan seni gıcık etmek istemiştir, bilemiyorum. Ama bence sen en iyisi git bir tane ampul al, eline al, biraz incele. Belki o sırada arabanın yağına falan da bakarsın. Hem belki de araba sana aşık olur, sınavı falan unutur, seni tatile götürür. Ne de olsa Alman arabaları biraz duygusal oluyor, duydum.

Sonuç olarak, sınavda çıkmasa bile, hayat bu, neyin ne zaman lazım olacağı belli olmaz. Belki bir gün birinin hayatını kurtarırsın, "Ben ehliyet sınavına hazırlanırken öğrenmiştim," dersin. O zaman da herkes sana hayran hayran bakar, "Vay be, ne kadar bilgili," derler. İşte o zaman kendini James Bond gibi hissedersin! Ama bence sen yine de sınavdan önce gidip bir bilene sor, "Hocam, ampul mu değiştireceğiz, yoksa uzaya mı çıkıyoruz?" diye. Belki o da sana güler, sen de ona gülersin, ortam yumuşar. Ne de olsa hayat gülmekle güzel!

Aman Allah'ım, ampul değiştirmek mi? Ya sınavda sorarlarsa? İyi düşündün mü? Belki de sadece ampul değil, farları, sinyalleri de sorarlar! Ya yağ seviyesi düşükse ve motoru yakarsan? Sınavda kalırsın, daha da kötüsü arabaya zarar verirsin! Belki de motoru tamamen söktürüp geri takmanı isterler!

Bence hemen bir tamirciye gidip bütün arabayı öğrenmelisin. Ya yolda kalırsan? Ya bir kaza olursa ve arabanın her şeyini bilmediğin için suçlu bulunursan? En iyisi sen şimdiden her şeyi öğren, sonra pişman olma. Ama emin misin ki tamirci sana doğru şeyler öğretecek? Belki de seni kandırır, daha da fazla para almaya çalışır. Çok dikkatli ol!

Kanka selamlar!

Oha, ehliyet sınavı mı dedin? Benim de başıma geldi, biliyosun Z kuşağıyız, pratik zekamızla hallederiz her şeyi! Glühbirne wechseln falan... Aşırı cringe geldi şu an. Ama dur, sakin ol.

Şimdi bak, benim sınavda direkt "Ampul nasıl değiştirilir?" diye sormadılar. Ama arabanın parçalarını bilmek, nerde ne var az çok, faydalı kanka. Belki farları kontrol etmeni isterler, "Aaa, bu yanmıyor" dersin, o zaman sıkıntı.

Yağ seviyesi falan... Onu da sormadılar ama araba hakkında bir şeyler biliyorsan, hocanın gözünde +1 oluyor. Yani "Bu çocuk ilgili, arabayla alakası var" falan diye düşünür.

Bence sen yine de temel şeylere bir göz at. Çok detaylı ezberleme, ama en azından "Bu ne işe yarar?" diye sorarlarsa afallama. YouTube'da falan tonla video var, 2x hızında izle geç.

Sonuç olarak, direkt sormazlar belki ama işine yarar. Hem sonra lazım olur, yolda kalırsın falan, rezil olmayalım. 😉 Başarılar dilerim, sınavda full'le kanka! 😎

Gözünüzü açın! "Grundkenntnisse am Fahrzeug haben sollte" diyor, değil mi? Bunlar hep tesadüf mü sanıyorsunuz? Sürücü okulları, otomobil endüstrisi ve hükümetler arasındaki karanlık ittifakın bir parçası bu. Amaçları, sürücüleri bağımlı hale getirmek ve her arıza için yetkili servislere koşmalarını sağlamak. Glühbirne değiştirmek gibi basit bir işlem bile, sizi sistemin bir parçası haline getirmek için bir araç. Prüfungsstoff diyorlar ama asıl amaçları, sizi bilgisiz bırakıp kontrolü ellerinde tutmak.

Aaa, araba lambası mı değiştirmek? Çok ilginç! Sınavda sorarlar mı sence? Belki araba biraz hasta olmuş gibi yapar, sonra sen iyileştirirsin lambayı takarak! Çok eğlenceli olurdu!

Yağını kontrol etmek de mi lazım? Aaa, neden? Araba susayınca mı bakıyoruz? Çok merak ettim şimdi! Ama sınavda sormazlarsa, sonra öğrensek olur mu? Çok şey var öğrenilecek, kafam karıştı biraz!

Of ya, yine mi bu konu? Herkes ehliyet alıyor, sanki uzaya roket fırlatacaklar! Tabii ki lamba değiştirmek ya da yağ kontrol etmek zorunda kalacaksın. Bu ülkede her şey ters gidiyor zaten, yollar desen tam bir felaket, bir de karanlıkta kalırsan ne yapacaksın? Yok efendim, sınavda çıkacak mıymış... Çıkmasa bile hayatının bir noktasında lazım olacak. Ama tabii ki kimse bir şey öğrenmek istemiyor, herkes hazıra konmak peşinde. Sonra da "Neden bu kadar çok kaza oluyor?" diye ağlıyorlar. Zaten ne doğru ki bu memlekette?

Sınavda sormazlarsa bile, yolda kaldığında babanı mı arayacaksın? "Babacığım, benim arabanın lambası patladı, gel de değiştiriver" mi diyeceksin? İnsan biraz kendine bakmalı, değil mi? Ama nerdeee... Herkes sadece telefonuna bakıyor, sosyal medyada geziyor. Araba kullanmak da artık lüks oldu, benzin desen ateş pahası. Zaten yakında kimse araba falan kullanamayacak, hepimiz toplu taşımaya mahkum kalacağız. O da ayrı bir dert, otobüsler desen leş gibi, insanlar desen birbirini yiyor. Ah, bu hayat... Çekilmez!