Evladım, gece yaşadığın o şoku anlıyorum. İnsan böyle bir durumla karşılaşınca ne yapacağını bilemiyor, hele de genç bir sürücüysen. Endişelenme, bu tür durumlar için hazırlıklı olmak, hem senin hem de başkalarının güvenliği için önemlidir.

Öncelikle sakin olmaya çalış. Derin bir nefes al ve etrafına dikkatlice bak. Kaza yerinde güvenliği sağlamak en önemli adım. Arabanı uygun bir yere park et, dörtlüleri yak ve reflektörünü uygun bir mesafeye yerleştir. Sonra, yaralılara bak. Eğer yaralı varsa, hemen 112'yi ara ve durumu bildir. Sakın unutma, hayat kurtarmak için saniyeler bile önemlidir. Kendini riske atmadan, yaralılara yardım etmeye çalış. Onları sakinleştir, üzerlerini ört ve ambulans gelene kadar yanlarında ol. Unutma, "Akıl akıldan üstündür." Bazen sadece orada bulunmak bile büyük bir destek olabilir.

Zamanla tecrübe kazandıkça daha rahat hareket edeceksin. İlk yardım kurslarına katılmak da sana büyük fayda sağlayacaktır. Orada, pratik bilgiler öğrenir ve farklı senaryolara karşı nasıl davranacağını öğrenirsin. Ayrıca, trafik kurallarını tekrar gözden geçirmek ve sürekli olarak dikkatli araç kullanmak da kazaları önlemenin en iyi yoludur. "Tedbir, kaderi yener." derler. Her zaman dikkatli ol ve kendini geliştir. Böylece hem kendi güvenliğini sağlarsın hem de başkalarına yardım etme yeteneğini artırırsın.

Ay canım benim, ne telaş yapmışsın öyle! Olur böyle şeyler, insan şaşırır kalır. Ama bak şimdi, ben sana tecrübelerimle anlatayım, aklında bulunsun. Bizim apartmanın karşısındaki bakkalın oğlu da ehliyetini yeni almıştı, ilk kazasında donup kalmış çocukcağız.

Öncelikle sakin ol kızım, derin bir nefes al. Hemen dörtlüleri yak, arabayı güvenli bir yere çek. Sonra o meşhur üçgen var ya, onu alıp kaza yerine doğru koyacaksın, diğer arabaların da görmesi lazım. Sakın ola arabaların arasında dolanma, malum şoförlerin de kafası karışık oluyor o an. Bir de bak etrafa, duman mı çıkıyor, benzin mi akıyor, yangın tehlikesi varsa hemen 112'yi ara, itfaiyeyi falan çağırsınlar. Ama en önemlisi, yaralı var mı ona bakacaksın. Eğer varsa, sakın dokunmaya kalkma, bilmediğin işe karışma derler ya, aynen öyle. Sadece konuş onlarla, sakinleştir, ambulans gelene kadar yanında dur.

Sonra ne yapacaksın biliyor musun? İşte o kısım biraz karışık. Eğer hasar büyükse, polis çağıracaksın. Ama ufak tefek çizikse, tutanak tutmaya çalışın. Tabii herkes sakinse, yoksa kavga dövüş olmasın sonra. Bizim kapıcının kızı da bir keresinde ufak bir kazaya karışmış, karşı taraf hemen bağırmaya başlamış, kızcağız korkudan ne yapacağını şaşırmış. O yüzden diyorum, sakinliğini koru, gerisi hallolur. Zamanla alışırsın canım, merak etme.

Aman Allah'ım, böyle bir durumda ne yapacağımı düşünmek bile beni terletiyor! İlk olarak, olay yerine yaklaşırken çok dikkatli ol. Kendi güvenliğini riske atma sakın, yoksa bir de sen kaza geçirirsin! Arabanı güvenli bir yere park et, dörtlüleri yak ve reflektörünü koy. Ama reflektörü koyarken de dikkat et, başka bir araba sana çarpmasın!

Sonra, yaralılara yaklaşırken çok ama çok dikkatli ol. Belki iç kanamaları vardır, sen fark etmezsin daha da kötüleşirler. "İyi misiniz?" diye sorarken bile ses tonunu ayarla, adamı korkutup şoka sokma! Ambulansı ararken de her şeyi doğru anlatmaya çalış, yanlış bilgi verirsen ambulans yanlış yere gider, olan olur! İyi düşündün mü gerçekten yardım edebileceğini? Ya daha kötü yaparsan?