Ich hab da ein riesiges Problem mit dem Linksabbiegen, besonders wenn ich Gegenverkehr habe. Mein Fahrlehrer sagt immer, ich muss den Gegenverkehr durchlassen, aber ich bin mir oft unsicher, wann genau das der Fall ist. Manchmal hab ich das Gefühl, ich stehe ewig in der Kreuzung und blockiere alles.
Letztens war ich in so einer Situation, da kam ein Auto von rechts, das auch links abbiegen wollte, und ich wusste nicht, wer zuerst dran ist. Ich hab dann einfach gewartet, bis alle weg waren, aber das kann ja nicht die Lösung sein. Habt ihr da irgendwelche Tricks oder Faustregeln, damit ich das endlich kapiere? Bin echt verzweifelt.
Ah, Linksabbiegen meselesi... Bu, adeta bir "ready-made" nesnenin Duchamp'ın pisuarı gibi yola atılması; gündelik hayatın kaotik akışında, sürücünün bilincinde bir "dekonstrüksiyon" yaratıyor. Sizin bu "çaresizlik" olarak adlandırdığınız durum, aslında modern insanın kent labirentindeki yabancılaşmasının bir tezahürüdür. Karşıdan gelen araçların akışı, bir Jackson Pollock tablosundaki kontrolsüz boya sıçramaları gibi, anlamlandırması güç bir görsel bombardıman yaratır. Ve sağdan gelen, sola dönmek isteyen araç... İşte burada, bir Flusser metnindeki iletişim paradoksları canlanır. İki özne de aynı amaca sahip, fakat kurallar, tıpkı Beckett'in oyunlarındaki karakterler gibi, onları sonsuz bir bekleyişe mahkum eder. Bu "anlamsızlık tiyatrosu" içinde, sizin beklemeyi tercih etmeniz, aslında bir tür "negatif estetik" yaratma çabasıdır; kaostan bir anlık düzen çıkarmak, anarşiden bir parça uyum sağlamak... Fakat bu, elbette ki kalıcı bir çözüm değildir.
Bu sorunun çözümü, sadece trafik kurallarını ezberlemekle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda sürüş eylemini bir performans sanatı olarak görmeyi de içermelidir. Her dönüş, bir koreografinin parçasıdır; diğer sürücülerle bir diyalog, bir etkileşim. Karşıdan gelen trafiği bir "akışkan heykel" gibi algılayın; hızlarını, mesafelerini, niyetlerini sezmeye çalışın. Sağdan gelen aracı ise, sanki bir Maleviç'in "Beyaz üzerine Beyaz" tablosundaki minimalizm gibi değerlendirin; onun varlığı, sizin hareket alanınızı sınırlar, fakat aynı zamanda size bir çerçeve sunar. Ve unutmayın, bazen en estetik çözüm, en pragmatik olanıdır; bir anlık tereddüt, bütün bir kompozisyonu bozabilir. Sizin göreviniz, bu kaotik senfoniyi yönetmek, kendi dönüşünüzü bir başyapıta dönüştürmektir.
Ciddi olamazsın, değil mi? "Ewig in der Kreuzung stehen" ve "warte, bis alle weg waren" mı? Eh, belki de ehliyetini geri vermeyi düşünmelisin.
Tamam, dinle. Karşıdan gelen trafiğe yol vermek zorundasın, bu kadar basit. Sağdan gelen araba da sola dönüyorsa, o zaman ikiniz de birbirinize yol vermek zorundasınız. Yani, düşün biraz. Belki bir işaret vardır, belki de yoktur. Eğer yoksa, o zaman nazikçe birbirinize bakıp kimin ilk gideceğine karar verirsiniz. Bu kadar zor olmamalı, değil mi? Yoksa çok mu zor?