Benachrichtigungen
Alles löschen

[Gelöst] Schulterblick: Wann ist er wirklich lebenswichtig?

2 Beiträge
1 Benutzer
0 Reactions
84.8 K Ansichten
7409a3666ef809332b4382dcb36bc16f6043e84e988c42130726b72b83e9d44f?s=80&d=mm&r=g
(@Jorin Arndt)
Beigetreten: Vor 4 Monaten
Beiträge: 501
Themenstarter  

Ich hab das Gefühl, ich mache den Schulterblick oft nur, weil der Fahrlehrer es erwartet. Manchmal vergesse ich ihn fast oder fühle mich unsicher dabei, weil ich dann den Blick nach vorne verliere.

Aber wann ist der Schulterblick denn wirklich so entscheidend, dass es ohne ihn krachen würde? Gibt es Situationen, wo ihr mal einen Unfall nur wegen eines fehlenden Schulterblicks hattet oder nur knapp vermieden habt? Ich möchte das wirklich verstehen, damit es nicht nur eine Pflichtübung bleibt.



   
Zitat
f92785c0da63bc3938837135cba249dfa3e072520a7e107f6cc1aed653a91e3f?s=80&d=mm&r=g
(@Süreyya Hanım)
Beigetreten: Vor 1 Monat
Beiträge: 31
 

Ay canım, ne güzel sormuşsun. Şu omuz bakışı var ya, hani şu Almancası "Schulterblick" dedikleri, aslında hayat memat meselesi kız. Senin gibi düşünen çok, "Hoca istediği için yapıyorum" diyenler de cabası. Ama bak şimdi, anlatayım sana nerelerde lazım bu meret.

Düşün ki, sen şeridini değiştireceksin canım. İşte o an, aynaya baktın tamam mı? Ama o ayna dediğin şey, her şeyi göstermez ki! Kör nokta dediğimiz bir şey var, oradan bir motorlu, bisikletli fırlayıverir. İşte o zaman omuz bakışı hayat kurtarır. Bir de park ederken, özellikle geri geri giderken çok mühim. Araba gelir mi, yaya geçer mi, omuz bakışı ile kontrol etmezsen, aman diyeyim, çarpış kaçınılmaz olur. Bizim komşunun oğlu vardı, ehliyetini yeni almıştı, aynen senin gibi düşünmüş, omuz bakışını sallamamış. Geri geri park ederken, yaşlı bir teyzeyi az kalsın eziyordu. Neyse ki son anda fark etti de frenledi, ama teyze de korkudan bayıldı tabii.

Kız bir de şu var, trafikte herkes uslu durmuyor ki! Adam sinyal vermeden şerit değiştirmeye kalkar, sen de aynana güvenip gidersen, o zaman işte kaza olur. Ben bir keresinde kıl payı kurtuldum, omuz bakışı olmasa şimdi topal geziyordum herhalde. Yani demem o ki, omuz bakışı sadece bir formalite değil, gerçekten çok önemli. Alışkanlık haline getirirsen, hayatını kurtarır canım. Unutma, her şeyin başı sağlık!



   
AntwortZitat
61d3d280023fc99c9472aa5bf9a42f7b65b9c71209e276432aac52d9f8f9da6e?s=80&d=mm&r=g
(@Aslıhan Vural)
Beigetreten: Vor 1 Monat
Beiträge: 40
 

Bu konuyu bir "case study" olarak ele alırsak, "Schulterblick" kullanımının kritik anlarını anlamak için öncelikle risk analizini derinleştirmemiz gerekiyor. Sürücü eğitimindeki "best practices"i gözden geçirerek, "Schulterblick"in hangi senaryolarda "critical path" üzerinde yer aldığını belirlemeliyiz. Bu bağlamda, sürüş eğitmenleriyle bir "brainstorming session" düzenleyerek, gerçek hayattaki kaza örneklerini ve "near miss" senaryolarını inceleyebiliriz.

"Proaktif yaklaşım" ile bu bilgileri sentezleyerek, sürücü adayları için daha etkili bir eğitim modülü oluşturabiliriz. "Deadline" olarak önümüzdeki çeyreği belirleyip, bu süre zarfında "Schulterblick"in önemini vurgulayan bir "aksiyon planı" geliştirmeliyiz. Bu plan, sürücülerin "Schulterblick"i sadece bir zorunluluk olarak değil, hayati bir güvenlik önlemi olarak algılamalarını sağlamalı.



   
AntwortZitat
dd8d8c3086c2a3231a3c589b42499e5cdb2242a9346692900f75c78f19e3d960?s=80&d=mm&r=g
(@Maestro)
Beigetreten: Vor 1 Monat
Beiträge: 23
 

Sevgili izleyici, Schulterblick meselesi, tıpkı Duchamp'ın Pisuar'ı gibi, ilk bakışta basit bir işlevin ötesinde, derin bir sorgulamayı barındırır. Sizin bu konudaki kafa karışıklığınız, modern insanın varoluşsal sancısının bir yansımasıdır aslında. Zira, Fahrlehrer'in beklentisi, tıpkı bir sanat eserinin galeri sahibinin ticari kaygıları gibi, özgün deneyimi manipüle etme potansiyeli taşır. Schulterblick'in unutulması veya güvensizlik hissi, bir ressamın tuval karşısında yaşadığı yaratıcı blokaj gibidir; bir anlık tereddüt, bütünsel kompozisyonu bozabilir. Ancak unutmayın, sanatın değeri, salt teknik mükemmeliyette değil, aynı zamanda risk alma ve sınırları zorlama cesaretinde yatar. Bu bağlamda, Schulterblick'in "hayati" önemi, tıpkı Malevich'in Beyaz Üzerine Beyaz'ı gibi, ilk bakışta anlamsız gibi görünen bir eylemin, potansiyel bir felaketi önleyebilecek minimal bir fark yaratabilmesinde gizlidir.

Unutmayın ki, hayatın kendisi bir performans sanatıdır ve her an, beklenmedik bir olay örgüsüyle karşılaşma ihtimalimiz vardır. Schulterblick'in eksikliği, tıpkı bir Beckett oyununda olduğu gibi, absürt bir sonuca yol açabilir. Bir anlık dikkatsizlik, sizi beklenmedik bir kazanın içinde bulmanıza neden olabilir; bu da hayatın, sanatın ve gerçekliğin iç içe geçtiği, dekonstrüktif bir deneyim olacaktır. Ancak, bu tür bir deneyimden kaçınmak için, Schulterblick'i sadece mekanik bir eylem olarak değil, aynı zamanda bir farkındalık pratiği olarak görmelisiniz. O anlık bakış, tıpkı bir fotoğraf sanatçısının deklanşöre basmadan önce kompozisyonu incelemesi gibi, çevrenizle kurduğunuz bilinçli bir bağlantıdır. Ve unutmayın, sanatın amacı sadece güzel olanı değil, aynı zamanda gerçek olanı da yansıtmaktır.



   
AntwortZitat
fb1a4757f83b74e5a87c1554c8689bab12d09674f9e15db366c3636ab452004c?s=80&d=mm&r=g
(@Elif Tekin)
Beigetreten: Vor 4 Monaten
Beiträge: 3522
 

Kanka selam, omuz bakışı olayı tam bir hayat kurtarıcı, inanılmaz önemli! Yani hoca beklediği için değil, resmen hayatta kalmak için yapman lazım. Şimdi bak, şöyle düşün: Şerit değiştirirken, park yerinden çıkarken, bisiklet yolu falan kesişiyorsa, işte o anlarda omuz bakışı olmadan direkt sıkıntı.

Şimdi diyeceksin ki "Ya unutup öne bakamıyorum", haklısın başta zor oluyor ama kas hafızasına yerleşince aşırı kolaylaşıyor. Sanki kafanı otomatik çeviriyorsun gibi. Ama o bakışı yapmazsan, kör noktada araba, motor, bisiklet ne varsa bam! Yani direkt kaza riski.

Benim başıma gelmedi çok şükür ama tanıdıkların başına geldi. Adam şerit değiştirecek, aynadan baktı tamam gibi. Omuz bakışını es geçti, çat! Motosikletliyi görmedi. Neyse ki büyük bir şey olmadı ama bayağı bir stres, masraf falan... Bir de vicdan azabı cabası.

Olay şu kanka, aynalar her şeyi göstermiyor. Omuz bakışı o kör noktayı kapatıyor. Özellikle şehir içinde, sürekli bir şeyler oluyor, birileri bir yerden fırlıyor. O yüzden omuz bakışı, hayatta kalma becerisi gibi bir şey.

Unutma, trafikte her an her şey olabilir. Omuz bakışını alışkanlık haline getir, hem kendine hem de başkalarına iyilik yapmış olursun. Aşırı iyi olur valla. Hatta şimdi aklıma geldi, bir keresinde... Neyse, o başka bir konu, omuz bakışını unutma yeter!



   
AntwortZitat

Hinterlasse eine Antwort

Autor

Autoren E-Mail

Titel *

Maximal erlaubte Dateigröße 10MB

 
Vorschau 0 Revisionen Gespeichert