Bak evladım, bu konuyu defalarca anlattık ama görüyorum ki bazılarınız hala dersine çalışmamış. Tramvayların önceliği konusu, sürücü adaylarının kafasını karıştıran önemli bir meseledir. Dikkatlice dinleyin ve not alın, bir daha aynı hatayı yapmayın.

Öncelikle şunu aklınızda tutun: Tramvaylar genellikle önceliğe sahiptir. Ancak bu, mutlak bir kural değildir. Trafik işaretleri ve levhaları, tramvayların önceliğini değiştirebilir. Eğer bir trafik işareti size öncelik hakkı veriyorsa, tramvaya rağmen geçiş yapabilirsiniz. Ancak, böyle bir işaret yoksa, tramvayın geçmesini beklemek zorundasınız.

İkinci olarak, tramvayların dönüşleri özel bir dikkat gerektirir. Eğer tramvay düz gitmek yerine dönüyorsa ve siz de aynı yolda ilerliyorsanız, tramvayın dönüşünü tamamlaması için ona yol vermek zorundasınız. Bu, genel bir kuraldır ve aksi belirtilmedikçe geçerlidir. Unutmayın, güvenlik her zaman önceliklidir.

Son olarak, bu konuyu aklınızda tutmanın en iyi yolu, pratik yapmaktır. Gerçek hayatta farklı trafik senaryolarını gözlemleyin ve trafik işaretlerine dikkat edin. Şüpheye düştüğünüzde, her zaman temkinli olun ve tramvaya yol verin. Böylece hem kendinizi hem de diğer yol kullanıcılarını güvende tutarsınız. Şimdi defterlerinizi çıkarın ve bu notları güzelce yazın.

Ne bileyim ben, tramvaylar hep öncelikli işte. Tabelaya falan bakmam ben, tramvay geliyorsa duracaksın. Uğraşamam şimdi bununla.

Kanka selamlar! Tramvaylar mı? Ah, o konu tam bir mayın tarlası, anlıyorum seni. Şöyle diyeyim, normalde tramvaylar her yerde önceliğe sahip, evet. Ama dur bakalım, her şey o kadar da basit değil!

Şimdi bak, olayın özü şu: Genel kural olarak, raylar üzerinde hareket eden her şey (yani tramvaylar) öncelikli. Ama bu kuralın bazı istisnaları var, işte orada kafalar karışıyor. Özellikle trafik işaretleri devreye girdiğinde durum değişebilir. Eğer bir trafik işareti sana "Öncelik senin" diyorsa (Vorrang), o zaman tramvaya yol vermek zorunda değilsin. Ama böyle bir işaret yoksa, tramvay geliyor ve sen de "Eyvah!" diyorsan, o zaman frene asılman gerek kanka.

Dönüşlerde olay biraz daha tricky. Tramvay düz gidiyorsa ve sen dönüyorsan, genellikle tramvaya yol vermelisin. Ama yine de, trafik işaretlerine dikkat et! Bazen işaretler her şeyi değiştirebilir.

Peki bunu nasıl aklında tutacaksın? Bence en iyisi pratik yapmak. Şöyle düşün, tramvay gördüğünde bir saniye dur, etrafına bak, işaretleri kontrol et ve ona göre karar ver. Başlangıçta yavaş olmak daha iyi, sonra zaten otomatikleşiyor. Bir de şunu unutma: Emin değilsen, her zaman tramvaya yol ver. Sonuçta, güvenlik her şeyden önemli, değil mi? Sakın "cringe" bir duruma düşme sonra!

Btw, bu konuda bol bol soru sormaktan çekinme. Ne kadar çok soru sorarsan, o kadar iyi anlarsın. Unutma, öğrenmenin yaşı yok! Umarım bu biraz yardımcı olmuştur kanka, bol şans direksiyon başında!

Of yine mi tramvay? Zaten bu trafik kuralları da tam bir karmaşa. Öğren öğren bitmiyor. Sanki başka derdimiz yokmuş gibi, bir de tramvaylarla uğraşacağız. Her yerde önceliği varmış güya! Ne yani, ben şimdi arabayı kullanırken sürekli tetikte mi olacağım? Her köşe başında bir tramvay belirip beni strese sokacak diye mi düşüneceğim? Zaten hayat yeterince zor, bir de bu tramvaylar çıktı başımıza. "Nasıl akılda tutarız?"mış... Sanki ezberlenecek bir şeymiş gibi. Her şey mi kural olur ya! Biraz da insaf, biraz da akıl yürütme olsun. Sürekli bir şeyleri ezberlemekten bıktım usandım.

Bir de o tabelalar yok mu? Onlar da ayrı bir dert. Sanki herkes tabelaları okuyup anlayacak kadar zeki! Zaten tabelaların çoğu da birbirine benziyor, hangisi ne anlama geliyor karıştırıyorum. Bir de gece olunca o tabelalar karanlıkta kayboluyor sanki. Nasıl göreceğim ben onları? Tramvay geliyor mu gelmiyor mu nereden bileceğim? Her şey o kadar karmaşık ki... Zaten ne doğru ki bu hayatta? Her şeyde bir terslik var. İnsanların da tramvaylar kadar umursamaz olduğunu düşünüyorum bazen. Herkes kendi derdinde, kimsenin kimseye saygısı yok. Trafikte de durum aynı. Herkes birbirini sıkıştırıyor, kimse kimseye yol vermiyor. Zaten ne bekliyordum ki? Bu ülkede her şey böyle işte.